Mercaniye Çok Yaşa Tiyatro Oyunu
Yaş Sınırı:12+
Süre: 2 Perde/ 120 dakika
“Bir tiyatro hayali bu,
Üstü gemi altı deniz”
Kökünü gelenekten, gücünü gelecekten alan Tiyatro Hayali’nin yeni hayali “Mercaniye Çok Yaşa”, neşeli oyunbazlığı; izahsız mizahı; şarkılarındaki dönem tınıları; sirto’su, longa’sı, sirtaki’si, marşlarıyla ve ibretlik karakterleriyle yine bir zaman tüneline davet ediyor seyircisini.
Osmanlı’nın son zamanları… İmparatorluğun görkemli donanması yirmi yıldır Haliç’te uykuda… Hayal bu ya: içten içe çürüyen bu donanmadaki onlarca savaş gemisinden biri de gemimiz “Mercaniye” olsun. Aslında yıllar önce frenkten satın alınmış bir yolcu gemisi. Top teçhizatı takviyesiyle savaş gemisi kılığına sokup donanmaya katmışlar. Bir yanda Kasımpaşa kahvelerinde pinekleyip ömür çürüten, sayıca yetersiz ve liyakatsiz mürettebat; bir yanda içinde bahçelerin olduğu, tavukların gezindiği, çardakların çatıldığı, ineklerin otladığı ve Devlet-i ‘Aliyye’nin kaderine terk ettiği “Mercaniye”…
“At binenin, kılıç kuşananın; Mercaniye Asaf Kaptan’ın.”
Yirmi yıl boyunca büyük bir azim ve sabırla açık denizlerde kahramanlık hikayeleri yazmayı beklemiş deniz aşığı Asaf Kaptan. Ama gelin görün ki; bu memleket onu da alıkoymuş kurduğu hayallerden. Tayfaları Şerif Ali, Kazel ve Mimhal’le birlikte, bozuk teçhizatlı, çürük gövdeli bu su üstü köyüne mahkum. Fonda bitmeyen savaş söylentileri ve İstanbullunun sırtında ekonomik buhran… Olup bitenin tek şahidi ise geminin gedikli hayaleti Mesaret.
“Mercaniye mi memleket, memleket mi Mercaniye?”
“İzahı olmayan şeylerin mizahı olur” demiş Aziz Nesin…
Gülerek ve güldürerek baş edebiliyoruz aklımızın havsalamızın almadıklarıyla… Dönüp dolaşıp, al baştan-sil baştan maruz kaldıklarımızla… Tekerrür ettikçe çamura saplanan tarihin yapraklarıyla…
“Memleket dediğin su üstüne kurulu bir bahçe artık,
yanaşacağımız her kıyı gurbet bize…”
“Mercaniye” gerçekten de yüzebilecek mi?
O kahramanlık hikayesi sonunda yazılacak mı?
Bir akşamüstü İstanbulluların “Mercaniye Çok Yaşa” tezahüratlarıyla bilinmez bir sefere uğurlayacakları “Mercaniye”nin çapası yosunlarından arınacak mı?
“Padişahım çok yaşa
Devletimiz var olsun
Var ol ey Mercaniye
Çapan tutmasın yosun!”
- Vrsta događaja Kazalište
- Trajanje 120 Minuta
Arda Berk Demirel
MLADI KNJIŽEVNIK
Diyelim ki, bir tiyatro oyununa bilet aldınız ama izlemeye gideceğiniz oyun hakkında pek bir şey bilmiyorsunuz. Oyunun konusuna bakamadınız, zamanınız olmadı veya eğlence olsun diye bilerek incelemediniz. Sahnede ışıklar açıldığında ilk neyi görmek istersiniz? Açıkçası sahnede gemi görmek beni epey bir keyiflendirirdi. Çünkü gemi demek; yolculuk, macera demek. Ancak gördüğünüz şey bir savaş gemisiyse, basit bir maceradan çok daha fazlası gerçekleşecek demektir. Denizlerde savaşmayı göze alan insanların hikayesi her zaman ilgi çekicidir. Hemen hemen hepsinin kendi geçmişlerine duydukları özlem ve öfke, yaşadıkları varoluşsal kaygının bir yansıması olarak görülebilir. Bir yandan savaşa katılarak vatanına hizmet etmek gibi büyük bir amaç ve anlam peşinde olmak, bir yandan da aşka, arkadaşlığa, zafere verdiğiniz kıymetin neticesinde yaşadığınız kaygılarla başa çıkmak... Bütün bunları bir komedi oyunuyla izlemek iyi geldi doğrusu. Mercaniye Çok Yaşa oyunu, zaten zor günler geçiren bir imparatorluğun çürümeye bırakılmış savaş gemisiyle, onun tayfasının hikayesi. Sahnenin tam ortasına yerleştirilmiş büyükçe bir gemi ve içini dolduran, en az geminin kendisi kadar unutulmaya yüz tutmuş insanlar. Hayatları tüm gündelik akışıyla devam ederken savaş kapılarını çalıyor ve hikaye kendini gösteriyor. Gemideki her bir insanın başına gelen şey, eğlenceli gözüken birer ''güldürüklü temaşa''. Ama en muzip karakteri bile bilinçdışı bir suçluluk içerisindeyken görmek ya da bastırılmış pişmanlıklarına tanık olmak oyunu oldukça değerli kılmış. Sahnedeki denizciler sadece o an orada var olmayıp kendi geçmişlerini ve o anki arzularını da sahneye taşımayı başarmış. Otorite ve disiplin kavramlarının hiç de kaba olmayan bir güldürüyle sorgulanması da insanı memnun ediyor. Çevremde oyunun biraz uzun olduğunu söyleyenler oldu. Ancak bana göre oyundaki gözle görünür tek sorun hikayenin kendini biraz geç açığa çıkarması. Sanırım oyun hakkında sürekli duyduğum ''çok güzel oyun ama 2 perde fazla sanki'' yorumu biraz bununla alakalı. Ama bir savaş gemisinde denizci olmanın getirdiği fiziksel ve psikolojik yükün duygusal tepkilerini görmek ve buna tam da hikaye kendini göstermeden evvel tanık olmak bana göre önemliydi. Hikayeyi daha anlamlı kıldı. Oyuncuların sanki yıllardır o geminin bir parçasıymış gibi oradan oraya yüksek özgüvenle atlayıp zıplamaları ve her alanı kullanırken hareketlerindeki rahatlığı, çabukluğu, sanki gerçekten de her gün aynı şeyleri yapan bir denizci grubunun, kendi gemileriyle kurdukları uyumunu izliyoruz dedirtti diyebilirim. Tüm ekibi tebrik etmek lazım.
10 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Hakan D.
GLEDATELJ
Mercaniye Çok Yaşa" bir tiyatro oyunu olarak izleyiciyi nostaljik bir zaman tüneline davet ederken, mizahı ve neşeli oyunbazlığıyla toplumsal göndermeler yapmayı da ihmal etmiyor. Osmanlı’nın son dönemlerini alegorik bir dille anlatan oyun, hem komik hem de düşündürücü bir atmosfer yaratıyor. Erdem Akakçe ve Sevil Akı, oyunculuklarındaki ustalıkla sahneyi domine ediyor; özellikle Sevil Akı'nın performansındaki doğallık ve incelik çok etkileyici. Bihter Dinçel’in seslendirdiği türkü, oyunun dramatik anlarına duygu katan bir zirve anıydı; adeta sahneye ruh üfledi. Fatih Koyunoğlu’nun enerjisi hiç sönmeyen bir ateş gibi oyunu ayakta tutuyor, seyircinin dikkatini sürekli diri tutuyor. Ancak Bülent Çolak’ın şive performansı bazı anlarda anlaşılmayı zorlaştırıyor, bu da izleyiciyle bağ kurmasını yer yer zayıflatıyor. Dekor, dönemin nostaljisini hissettiren ama çağdaş bir dokunuş taşıyan yaratıcı bir tasarıma sahipti. Şarkılar, danslar ve dönem tınıları oyunun ruhuna çok şey katıyor. "Mercaniye mi memleket, memleket mi Mercaniye?" sorusuyla başlayan bu ironik hikaye, hem güldürüp hem de izleyiciyi kendi tarihsel döngülerimiz üzerine düşünmeye itiyor. Toplumun kaderine dair sert soruları mizahın gücüyle dile getiren ve izlenmeye değer bir oyun.
Pogledao/la je to na Eskişehir Vehbi Koç Kongre Merkezi mjestu 27 studeni 2024. Organizator Tiyatro Hayali
1 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Serap Y.
GLEDATELJ
İzleyenin beklentisinin ne olduğuna göre (salt güldürü ve komedi gibi) beğeni durumu değişebilir ancak biz çok beğendik. Çünkü aslında geçmişteki çürüyen bir donanma üzerinden toplumun geldiği noktayı yani çöküşünü çok güzel yerlerden ele alarak anlatmışlar. Oyunun komedisi, dramı, müzikleri ve ironisi yerinde ve mükemmeldi açıkçası. Dans ve müzik sahneleri çok ayrı bir hava katmış, insanda bir müzikal izliyor hissi yaratıyor. Oyun anlamak isteyene birden fazla şey anlatıyor aslında. Beni etkileyen de birçok nokta var ancak aklımda en çok yer eden repliklerden biri "Rüyalarından vazgeçenler borçlu ölürler." oldu diyebilirim. Bu tarz oyunları sevenler için gidilmesi keyif verici bir oyun. Sonu da tam hayat gibi.
Pogledao/la je to na Watergarden Performans Merkezi Duru Tiyatro mjestu 12 prosinac 2024. Organizator Tiyatro Hayali
0 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Makbule K.
GLEDATELJ
Bayildim. Temposu hic dusmeyen, sizi duygulardan duygulara savuran bir oyun. Kah guluyorsunuz, kah hüzünleniyorsunuz. Oyunculuklar çok başarılı. Karadeniz ağızları çok başarılı. Bütün oyuncuları ve emeği geçen herkesi kutluyorum. 👏👏👏 Sahne Dragos da izledik oyunu. Sahne Dragos' un ses ve ışık sistemi gayet güzel, koltuk araları biraz dar ve eğim az. Önümdekinin kafasından tüm sahneyi göremedim.
Pogledao/la je to na Sahne Dragos mjestu 06 prosinac 2024. Organizator Tiyatro Hayali
0 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Berk B.
GLEDATELJ
"Mercaniye", çürümekte olan bir gemi olmasına rağmen, aslında içinde barındırdığı umutla ön plana çıkıyor. Asaf Kaptan ve tayfası, bu gemiyi bir yaşam alanı, bir sığınak haline getirmişler. Geminin içindeki yaşam, hem eğilenceli hem de duygusal yönleriyle işleniyor. Muhteşem sahne dekoru ve muazzam oyunculuklarla izlediğim her saniyeye değer bir oyundu 👏👏
Pogledao/la je to na Trump Sahne mjestu 13 studeni 2024. Organizator Tiyatro Hayali
1 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Merve Y.
GLEDATELJ
Oyun konusunu okuyup oyuncuları gördüğümde çok keyifli bir oyun izleyeceğimizi tahmin etmiştim. Çok güldügümüz yer yer duygusallaştığımız çok güzel bir oyundu. Sahnede ve sahne arkasında emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler (: Kesinlikle izlenilmesi gereken bir oyun. (: Mercaniye çok yaşa.. (:
Pogledao/la je to na MEB Şura Salonu mjestu 24 prosinac 2024. Organizator Tiyatro Hayali
1 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Fethiye A.
GLEDATELJ
Senaryo olağanüstü, dekor, kostümler çok başarılıydı, çok emek verilmiş. Sizi hikayenin içine kolaylıkla çekebilecek gerçeklikte… oyuncuların performansını ise yine ayakta alkışladık. Meçhul Paşa oyunu zaten çok etkileyici idi, bir kez daha tiyatroseverlerin kalbini fethettiler. Muhteşemdi🙌👏👏👏
Pogledao/la je to na Fişekhane Ana Sahne mjestu 07 studeni 2024. Organizator Fişekhane (Tiyatro)
1 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Gökhan Ş.
GLEDATELJ
Sahne performansları ve verdikleri emek şahaneydi. Zaten sevdiğim insanlardı kendileri, onun için yeteneklerine diyecek bir şeyim yok. Sadece mikrofon ve müziklerin ses düzeyi çok yüksekti, bir süre sonra baş ağrısı yapmaya başladı. Ama dediğim gibi yine olsa giderim. Emeklerine sağlık.
Pogledao/la je to na Bostanlı Suat Taşer Salonu mjestu 20 studeni 2024. Organizator Tiyatro Hayali
1 korisnici se slažu s ovim komentarom.
MELTEM Ö.
GLEDATELJ
120 dk tiyatro izlenir mi? diyenlere bir tek şey söyleyebilirim, onlar tiyatro aşığı (2 kez Meçhul Paşa) 3ncü izleyişim), canla başla keyifle oynadılar, güldürürken düşündürdüler açıkcası ben vaktin nasıl geçtiğini anlamadım, yüreklerine sağlık.. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim
Pogledao/la je to na İstinyeArt %100 Performans Arena mjestu 17 prosinac 2024. Organizator Tiyatro Hayali
0 korisnici se slažu s ovim komentarom.
Merve A.
GLEDATELJ
Tiyatro Hayali’nin yeni oyunu Mercaniye Çok Yaşa bana sadece bir oyun değil, adeta bir zaman yolculuğu yaşattı. Osmanlı'nın çürüyen donanması üzerinden toplumun genel çöküşünü çok zekice ele almışlar. Oyunun ironisi, müzikleri, dansları ve karakterleri bir bütün olarak harika işlenmiş.
Pogledao/la je to na MEB Şura Salonu mjestu 25 studeni 2024. Organizator Tiyatro Hayali
0 korisnici se slažu s ovim komentarom.