Bebek-ler Tiyatro Oyunu
Masallara inanmak zorunda değiliz; çünkü biz, bizim için yazılmış olanlara değil kendi masalımıza inanıyoruz. Derin uykulardan uyanmak için bir prensin öpücüğüne de ihtiyacımız yok. Hepimiz her sabah kendi masalımıza uyanırız hepsi bu ve pencerelerimizdeki kocaman camlardan kendi yalnızlığımıza bakarız…
Oyun, toplum dışına itelenen, ötekileştirilen üç kadının kendileriyle ve toplumla yüzleşmelerini Patlıcan bebek, Bez bebek ve Porselen bebek imgesiyle anlatıyor. Kadın kendini anlatırken erkeğin toplumsal, siyasal ve duygusal duygu durumlarına da ayna tutuyor aslında. Sevgisizlikten yitip gitmekte olan kadınlara cesaret ve umut veren mesajlarla sürüyor oyun.
Bebekler iç dünyamızın kapısını aralayıp o belli belirsiz fısıltıların sesini duyuruyor.
Yeryüzünde hepimiz birbirimize dokunarak yaşıyoruz. Bir hayat kadının kalktığı koltuğa, onun sıcağına oturuyor bir adam, bir lezbiyenin deneyip de almadığı kazağı alıp giyiyor bir genç kız, caddenin karşısına geçmek için bir devrimcinin koluna giriyor yaşlı teyze… Biz aynı dünyanın nefesini soluyoruz…
Diyoruz ki biz diğerini ötekileştirdikçe aslında kendi yaşam alanımızı daraltıyoruz.
- Lloji i ngjarjes Teatri