Mançalı Adam - Mersin DOB
I. Perde
16'ncı yüzyılın sonları. Başarısız yazar-asker-aktör ve vergi tahsildarı Miguel de Cervantes, İspanyol Engizisyonu tarafından uşağı ile birlikte zindana atılmıştır. Vergisini ödeyemeyen bir manastıra karşı çıkmakla suçlanmaktadırlar. Burada mahkumlar sahte bir duruşma tertipler. Cervantes buna razı olur, ancak mahkumların alelacele yakmak istediği o çok değerli el yazması metinlerini vermek istemez. Buna karşılık bir savunma önerisinde bulunur: Bu savunma, kendisinin ve tüm mahkumların rol alacağı bir oyun olacaktır. Cervantes, kısa bir süre içinde şövalyelikle ilgili çok fazla kitap okumuş, adaletsizlik üzerine aşırı düşünmekten çıldırmış ve gezgin bir şövalye olarak hayatını sürdürmeye karar vermiş yaşlı bir beyefendi olan Alonso Quijana’nın hikayesini anlatmaya başlar. Quijana kendisine Mançalı Don Kişot ismini takar ve uşağı Sancho Panza ile birlikte maceralara atılmak üzere yola çıkar. Don Kişot, kendisinin en ölümcül düşmanı olan “Büyücü” lakaplı sihirbaz tarafından her an saldırıya uğrama tehlikesi altında olduklarını belirterek Sancho Panza’yı uyarır. Birlikte hana gelirler ve burada Don Kişot’un gözü Aldonza’ya ilişir; onun ömür boyu bağlılık yemini ettiği Dulcinea olduğuna inanır. Aldonza ise Don Kişot'un kendisine tuhaf ve rahatsız edici bir kibarlıkla yaklaşmasından hoşlanmaz. Don Kişot birden kafasının tıraşlı kısmını güneşten korumak amacıyla başına çanak geçiren berberi gösterir. Ardından kılıcını ona doğru yönelterek berberin başından çanağı alır. Çünkü çanağı, Mambrino’nun mucizevi Altın Tolga’sı olarak görmektedir ve ona sahip olmak kendisini yenilmez yapacaktır. Rahip ve Dr. Carrasco ona gerçeği anlatmaya çalışsa da ikna etmeyi başaramaz. Daha sonra Pedro, kendisini çok beklettiği gerekçesiyle Aldonza'ya tokat atmak ister. Don Kişot, Pedro’yu engeller ve tüm katırcılara meydan okur. Don Kişot’un dövüş becerisi hiç yoktur, ancak biraz şans, biraz kararlılık ve biraz da Aldonza ile Sancho’nun yardımlarıyla katırcıları yenilgiye uğratır.
II. Perde
Kavganın gürültüsü Hancı'yı uyandırır. Hancı, kibarca Don Kişot’tan orayı terk etmesini ister. Don Kişot verdiği rahatsızlıktan dolayı hancıdan özür diler ve Hancı'nın kendisini şövalye yapacağına dair verdiği sözü ona hatırlatır. Hancı sözünü tutar. Don Kişot katırcıların yaralarının sarılmasını ister. Don Kişot'un hala 'Dulcinea' diye hitap ettiği Aldonza buna çok şaşırır. Don Kişot ona, şövalyelik kurallarına göre yenilgiye uğramış bir düşmana yardım edilmesi gerektiğini anlatır. Bunun üzerine Aldonza bu görevi üstlenir. Don Kişot ile Sancho handan ayrılır ve yolda Mağribî adı verilen bir çingene çetesiyle karşılaşır. Çingeneler, Don Kişot’un saflığından faydalanıp ikilinin her şeyini çalarlar. İkili mecburen hana geri döner. Hancı ilk başta onları içeri almak istemese de, sonunda onlara acıyarak içeri alır. Aniden bir başka şövalye ortaya çıkar; Don Kişot’un ölümcül düşmanı “Büyücü”dür gelen. Bu sefer “Aynalar Şövalyesi” kılığındadır. Aldonza’ya hakaretler yağdırır. Bunu üzerine Don Kişot ona meydan okur. Aynalar Şövalyesi ve onun maiyetindekiler, üstünde aynalar bulunan büyük kalkanlar taşımaktadır ve onları Don Kişot’a doğru tuttuklarında güneşin göz kamaştırıcı ışığı onun gözünü alır. Aynalar Şövalyesi, Don Kişot'u kendisini dünyanın onu gördüğü şekliyle görmeye zorlar: Yani çılgın bir budala olarak. Don Kişot yere yığılır. Aynalar Şövalyesi miğferini çıkarır ve gerçek kimliğini gösterir. O aslında Dr. Carrasco’dur.
Alonso Quijana, yatak odasında komaya girmiş bir halde yatmaktadır. Antonia, Sancho, kahya kadın, rahip ve Carrasco yanı başındadır. Quijana, ölmek üzere olduğunun bilincindedir ve rahipten vasiyetinin yazılması için yardım ister. Quijana, vasiyetini yazdırmaya başladığı sırada, Aldonza içeri girer. Alonso Quijana onun kim olduğunu hatırlayamaz. Bunun üzerine Aldonza ona Dulcinea'nın şarkısını mırıldanır. Quijana, birden her şeyi hatırlar ve yatağından kalkar. Hemen zırhını ve kılıcını ister, yeniden yola koyulacaktır. Ancak artık çok geçtir; şarkının ortasında inleyerek yere yıkılır ve ölür. Sancho, Aldonza'ya ismiyle hitap edince, Aldonza bundan sonra kendisine Dulcinea denilmesini ister. Engizisyon, Cervantes’i duruşmaya götürmek için gelir. Cervantes’in metninden oldukça etkilenen mahkumlar onu suçsuz bulurlar ve el yazması metnini geri verirler.
- Etkinlik Türü Müzikal