
Çocuklar İçin
Çocuğunuzla yapabileceğiniz yüzlerce etkinliği hemen keşfet!
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı etkinlikleri bir adım uzağında!
Şehir Tiyatroları
Şehir tiyatrolarının tadını çıkar!
- İstanbul Şehir Tiyatroları →
- Ankara Şehir Tiyatroları →
- Bursa Şehir Tiyatroları →
- Antalya Şehir Tiyatrosu →
- Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu →
- Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu →
- Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu →
- Amed Şehir Tiyatrosu →
- Eskişehir Şehir Tiyatroları →
- Tekirdağ Şehir Tiyatrosu →
- Ordu BB Şehir Tiyatrosu →
- Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu →
- Afyon Belediye Şehir Tiyatrosu Salonu →
- Odunpazarı Belediyesi Şehir Tiyatrosu →
Şehrini Keşfet
Şehrindeki yüzlerce etkinlik ve mekanı keşfet, değerlendir.
Biletinial Öneriyor
Seçtiğiniz ülkeye göre etkinlikler ve mekanlar gösterilir.
Seçtiğiniz şehre özel içerikler öne çıkarılacaktır.
Sadece web sitenin dilini değiştirir.

Filibeli Ahmed Hilmi
Filibeli Ahmed Hilmi Kimdir?
BiyografiAhmed Hilmi veya daha çok bilinen ismiyle Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi, tanınmış Türk mutasavvıf ve düşünürüdür. Vahdet-i Vücud inancının sadık takipçilerinden olan Ahmed Hilmi, çağdaşı maddeci düşünürleri yoğun biçimde tenkit etmiş, anti-maddeci eserler kaleme almıştır.
Filibe doğumlu olan Ahmed Hilmi bu nedenle Filibeli Ahmed Hilmi olarak anılmıştır. Babasının görevi(şehbender/konsolos)nedeni ile de Şehbenderzade olarak anılır. İlk eğitimini Filibe'nin müftüsünden alan Ahmed Hilmi, daha sonra ailesiyle birlikte İzmir'e taşınmıştır. Eğitimini Galatasaray Lisesi'nde tamamladıktan sonra Düyûn-ı Umûmiyye'de çalışmaya başlamış, Beyrut'a atanmıştır. Siyasi bir mesele nedeniyle Beyrut'tan Mısır'a kaçmış, 1901'de tekrar İstanbul'a dönmüş fakat Fizan'a sürülmüştür. Tasavvufa olan ilgisi büyümüş, özellikle Vahdet-i Vücud (وحدة الوجود) düşüncesine inanmaya başlamıştır. Tasavvufi yönü fikirlerini büyük oranda etkilemiştir.
Meşrutiyetin ilanıyla 1908'de İstanbul'a dönmüştür. Burada İttihat-ı İslam adlı bir haftalık gazete çıkarmaya başlamış fakat bu gazete uzun soluklu olmamış ve sonunda başka gazetelerde yazmaya başlamıştır. 1910'da Hikmet isimli bir haftalık gazete yayımlamaya başlamış, yine aynı yıl Hikmet Matbaa-yi İslâmiyesi'ni kurmuştur.
İttihat ve Terakki Cemiyeti'ni eleştirmeye başlamıştır. Düşünceleri dönemde cemiyetin karşıtı olan görüşlerle de uyuşmadığı için birçok düşman kazanmıştır. Eleştirilerini ve görüşlerini en çok Hikmet gazetesinde yayımlamış, gazeteyi günlük çıkartmaya başlamıştır.
Düşünceleri nedeniyle Hikmet gazetesi matbaası ile birlikte yasaklanıp kapatılmış, kendisi de Bursa'ya sürgüne gönderilmiştir. Fakat daha sonra sürgünden dönünce Hikmet gazetesini tekrar yayımlamaya başlamıştır. Yine de gazetesinin ömrü, yayımladığı fikirleri nedeniyle uzun olmamıştır.
Ekim 1914'te zehirlenerek ölmüştür. Zehirlenmesinin nedeni bilinememektedir. Masonlukla ve siyonizmle mücadele eden ilk kişilerdendir. Dolayısıyla ısrarla karşı çıktığı ve düşmanı olmuş masonlarca zehirlendiği söylenmiştir. Ancak masonlarca zehirlendiği iddiaları ölümünden bir süre sonra ortaya atılmıştır. Gerçek ölüm nedeni bakır zehirlenmesidir.
Bilgilerim
Biletlerim
Puanlarım
Şifre Değiştir
Sıkça Sorulan Sorular