14.AUTF - MACARİSTAN - Macaristan Ulusal Dans Topluluğu ve Orkestrası - ATLIKARINCA

14.AUTF - MACARİSTAN - Macaristan Ulusal Dans Topluluğu ve Orkestrası - ATLIKARINCA

14+
1 Perde - 1 saat 40 dk. // 1 hour 40 mins.

Yazan - Written By Imre Sarkadi– Zoltán Fábri – Nádasy László – Zsuzsa Zs. Vincze
Yazan - Directed By Attila Vidnyánszky
Co-Director:  Zoltán Zsuráfszky
Dekor Tasarmı - Set Designer János Mira
Kostüm Tasarımı - Costume Designer Zsuzsa Zs. Vincze
Kareograf - Choreographer Zsuzsa Zs. Vincze
Besteci - Composer Róbert Lakatos

Merry-go-Round, a classic in the history of Hungarian film, is based on a novella by Imre Sarkadi. In 1956, the production by Zoltán Fábri was awarded the Palme d’Or at the Cannes Film Festival. Actress Mari Törőcsik, who played the main role, remembers a remark made by Jean Cocteau, who said that Merry-go-Round is a great film because “it resounds with love.” This story comes to life on the stage of the National Theater in a dynamic mix of dance, music, and prose.

Love, land, marriage, financial interest. Which is the most important? The happiness of young lovers or, as has been the law of the peasant world for centuries, the importance of combining lands off of which the new family can earn a living? Love? Can one build a future on the happiness of the moment? Are social law and common sense stronger than two people’s desire for each other? “I would like to create a heart-rending, beautiful tale,” said director Attila Vidnyánszky. For him, of the personal and social threads of the story, the personal is the more important. The future can be built on the strength and power of love that is fulfilled. The world-famous Hungarian National Dance Ensemble has joined the artists of the National Theater to create a poetic performance that combines prose, dance, and music. Folk dance is part of Hungary’s mother tongue, and the dancers bring tremendous energy to the stage: a rhythmic czardas, a Transylvania “szökős” captivate the audience. The production has been an enormous success.

Macar sinemasının tarihinden bir klasik olan “Atlıkarınca” Imre Sarkadi'nin kaleme aldığı bir kısa öyküye dayanmaktadır. Zoltán Fábri'nin bu prodüksiyonu 1956 yılında Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülüne layık görülmüştür. Başrolde oynayan Mari Törőcsik, Atlıkarınca’nın bir aşk filmi olduğunu belirterek Jean Cocteau'nun yaptığı bir yorumu bizlere hatırlatıyor: “Bu film baştan sona aşkla dolu”. Bu hikâye Ulusal Tiyatro'nun sahnesinde dans, müzik ve metnin dinamik bir karışımıyla yeniden hayat buluyor.

Aşk, toprak, evlilik, maddi kazanımlar. Bunlardan hangisi sizce daha önemli? Genç âşıkların mutluluğu mu, yoksa yeni bir aile için geçim kaynağı olan toprakların köylüler arasında yüzyıllardır süregelen kural gereği birleştirilmesi mi? Peki ya aşk? Anlık mutluluk üzerine bir gelecek inşa edilebilir mi? Toplumsal kurallar ve mantık iki insanın birbirine duyduğu arzudan daha mı güçlüdür? “Yürek parçalayan, güzel bir masal yaratmak istedim” diyor yönetmen Attila Vidnyánszky. Attila Vidnyánszky, bu öykünün kişisel ve toplumsal bileşenleri arasından kişisel bileşenin daha önemli olduğunu ifade etmekte. Ancak yaşanabilmiş bir aşkın gücü ve kudreti üzerine bir gelecek inşa edilebilir. Dünya çapında üne sahip Macar Ulusal Dans Topluluğu, Ulusal Tiyatro sanatçılarıyla bir araya gelerek metin, dans ve müziği harmanlayan şiirsel bir gösteriyi bizlerle buluşturuyor. Macaristan’da ana dilin bir bileşeni de halk danslarıdır ve dansçılarımız sahneye muazzam bir enerji getiriyorlar. Transilvanya bölgesine özgü ritmik çardaş dansı izleyiciyi büyülüyor. Büyük başarı kazanmış olan bu yapım siz değerli izleyicilerini bekliyor.